Tomb Raider 3 (1998) - Oyun İncelemesi - Nostalji 


Oyunu ilk açtığımızda kısa bir videoyla beraber ilk oyunla birebir aynı, sadece arka planı değiştirilen bir menü bizleri karşılıyor. Menünün kullanımı oldukça basit ve sade.

Menü'de ; ''Lara's Home'' , ''Game'' , ''Detail Levels'' , ''Controls'' ve ''Sound'' seçenekleri bulunuyor.

Game: Oyuna Başladığımız Kısım
Lara's Home: Alıştırma bölümü
Detail Levels: Düşük, Yüksek gibi ayarları yaptığımız yer, oyun eski olduğu için aradaki fark belli olmamaktadır.
Controls: Tuş ayarlarını yaptığımız kısım
Sound: Ses ayarları

Lara's Home'u tanıtmakla başlayalım.
İlk oyunla beraber tanıştığımız Lara's Home, 3.oyunla beraber son kez karşımıza çıkıyor.

Alıştırma bölümü olan Lara's Home, oyuna, hareketlere ve oynanışa alışmamızda büyük ölçüde yardımcı oluyor.

2.oyunla beraber eklenen bahçemiz ise yenilenmiş bir şekilde duruyor. 1 ve 2.oyunlarda bulunan her şey mevcut. Küçük eklemeler ile birlikte tabii.
Oynanışa gelecek olursak 1 ve 2.oyunla birebir aynı, sadece küçük eklemeler yapılmış.
Oynanışta ki en büyük farklılıklardan Koşma ve Eğilme oyuna dahil edilmiş. Oyun boyunca oldukça fazla bir şekilde kullanacak olduğumuz bu iki özellik oldukça güzel düşünülmüş.


Hareketlerimiz 1 ve 2.oyunla aynı, az harekete sahip olsak ta oynanışa alışmak ve oyun boyunca hareketleri uygun kombinasyonlarda kullanmak biraz zaman alabiliyor.

Grafikler önceki oyunuyla aynı, küçük düzeltmeler ve eklemeler yapılmış sadece.

Oyuna gelecek olursak oyunumuz Hindistan - Nevada - South Pasicif - London ve Antarctica'da geçiyor. Bulmaca/Zıplama kurulu olan oyunda oldukça fazla tuzak mevcut, beklenmedik yerleren kaya, diken veya düşman çıkabiliyor. Sınırsız save sistemimiz ise duruyor, bu size büyük kolaylıklar sağladığı gibi yanlış yerde save'lediğiniz takdirde kötü sonuçlar doğurabiliyor. Oyuna eklenen bir diğer özellik olan ateş ettiğimizde silahtan duman çıkması, güzel bir detay olmuş.
Oyuna eklenen bir diğer özellik ise Hindistan bölümlerini bitirdikten sonra gideceğimiz ülkeyi bizim seçiyor olmamız. London - South Pacific - Nevada arasında seçim yaptığımız kısımda seçtiğimiz yerden itibaren oyuna devam ediyoruz. Ayriyetten Lara, her ülkede kıyafet değiştiyor, bu da oldukça güzel bir detay olmuş.
Oyunda ki secretlerden bahsedecek olursak, secretler duruyor ve önceki oyunda ki gibi ejderha madalyonu toplamak yerine ilk oyunda ki gibi malzeme veriyor. Böylelikle oyun boyunca malzeme sıkıntısı çekmiyorsunuz. Secretlerin bazıları kolay bir şekilde bulunabiliyorken bazıları göz önünde olmasına rağmen almak çok uğraştırıcı olabiliyor. Oyunda toplam 59 secret mevcut, 59 secreti topladığımız takdirde yeni bir bölüm açılıyor.
Oyun boyunca kamera açıları değişebiliyor, bu bazen güzel yerlerde olsa da bazen can sıkıcı yerlerde olabiliyor. Neyse ki Etrafa bakma tuşuyla beraber eski kamera açısına dönebiliyor. Her ülkenin sonunda bir boss'la savaşıyoruz, ne yazık ki bosslar oldukça basit bir şekilde ölüyorlar. 
ulmacalar önce ki oyunlara göre oldukça zorlayıcı ve karmaşık, bu zorluk oyun boyunca bir çok yerde takılı kalmanıza sebep olabiliyor. Oyun daha çok dikkat üzerine kurulu, göz önünde olan şeyi saatlerce aradığınız olabiliyor. 

Grafik 8/10
Oynanış 8/10
Müzikler 9/10
Hikaye 8/10

-Milyonlarca yıl önce bir meteor dünya atmosferinin parçalayıcı etkisinden sıyrılarak Antartika'nın ılıman iklime sahip merkezine düştü. Bu kıtayı sonraları ilk insanların oluşturduğu Polynesians adlı bir kabile keşfetti. Bu keşfin sonucunda anormal derecede soğuk bir iklimle karşılaşan kabile gök taşının oluşturduğu kraterin bereketli olduğuna ve büyük güçler barındırdığına inanarak etrafına yerleşip tapınmaya başladılar.

Günümüze gelindiğinde antartikada bu bölgede RX Tech adında bir şirket kazı çalışmalarına başlar. Dr. Mark Willardliderliğindeki ekip meteorun düştükten sonra bıraktığı olağan dışı izleri araştırırken Charles Darwin adındaki bir denizcinin cesedini açiğa çıkarırlar. Bu araştırma sonucunda ellerine geçen günlükte yazılı olan hikayeden yola çıkarak buldukları cesetlerin bu araştırmanın bir sonucu olduğunu düşünerek meteorun parçalarını bulmak için kendi araştırmalarına devam ederler.

Lara ise hala aramakta olduğu efsanevi İnfada kristalinin peşindedir ve aramaya Hindistan'dan başlar. Bu arayışın sonunda kristali ele geçirir ve Dr willard'ı bulur. Aslında Dr. Willard Lara'yı kullanmak için bu olaya tesadüf süsü vermiştir. Bu arada da asıl hikayeyi Dr. Willard'ın elindeki günlükten öğrenir ve Dr. Willard ile diğer 3 taş için anlaşma yapar. Olayın şeytani yönünü bilmeyen Lara hikayeyi öğrendikten sonra diğer 3 taşın saklandığı bilgelere ve sonu Antartika'ya uzanacak olan tehlikeli yolculuğuna devam eder.

Uzun ve tehlikeli macerasından sonra diğer 3 taşı bulur ve Antartika'ya Dr.Willard'ın yanına gelir. Willard burada taşların gücünden bahseder ve bir insanın üzerinde oluşacak evrimi kontrol edebileceğini söyler. Lara ise bu gerçeği yeni öğrendiğine sinirlenir; adam ise tapınağın yerini ve taşların nasıl kullanıldığını bildiğini ve nihayet taşların burada oldugunu vurgulayarak oraya girebiliceğini söyleyip taşları çalar ve kaçar.
Lara Willard'ı bulduğunda artık çok geçtir; adam taşları gereken yerlere yerleştirdikten sonra değişim geçirerek dev bir örümceğe dönüşür. Lara ise her zaman ki gibi taşları zor da olsa birer birer toplayarak örümceği etkisiz hale getirip öldürür ve Antartika'yı taşlar ile birlikte terkeder.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar